Biyomedikal mühendislik: Yükselen mesleklerden
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Işın Biyomedikal Mühendisliği ve çalışma alanları hakkında bilgi vererek, Kuzey Kıbrıs’ta bu alandaki uzmanlara duyulan ihtiyaca dikkat çekti.
Biyomedikal mühendisliğin tıbbi cihazların bakım-onarım, kalibrasyon ve mühendislik alanında danışmanlık hizmetlerini kapsadığını belirten Işın, aynı zamanda tıbbi cihaz ile yapay organ tasarımı ve üretimi üzerinde çalışmalar da yapabilen günümüzün en ihtiyaç duyulan mühendislik mesleklerinden biri olduğunu kaydetti.
Işın, modern tıbbın ana amaçlarından olan teşhis, tedavi ve hasta destek hizmetlerinin topluma etkin olarak sağlanabilmesinde, tıbbi teknolojilerin büyük önem taşıdığını işaret ederek, “Özellikle sağlık hizmet sağlayıcılığı alanında yer alan tüm tıbbi teknolojilerin satın alınmasından kurulumuna, bu teknolojilerin etkin olarak yönetilmesinden güvenli kullanımına kadar birçok faaliyeti kapsamaktadır” ifadesini kullandı.
Biyomedikal mühendislerin sağlık sektörünün en kilit meslek gruplarından birisi haline geldiğini de vurgulayan Işın, “Elektrik ve elektronik becerileri yanı sıra insan anatomisi ve fizyolojisi bilgileri ile tıbbi cihazların; bakım-onarım ve kalibrasyon hizmetlerini sağlamakla, yeni cihaz tasarımlarını geliştirmekte, teşhis prosedürlerine yardımcı olan yeni tedavi yöntemlerini yaratabilmektedirler” dedi.
Işın, KKTC’de her geçen gün sayıları artan biyomedikal mühendislerinin sağlık sektöründe birçok faaliyet alanında aktif rol aldıklarını da hatırlatarak, biyomedikal mühendislerin ülkede en yoğun olarak çalıştıkları faaliyet alanının ise klinik mühendisliği olduğunun altını çizdi.
Klinik Mühendislik faaliyetlerinin, temel olarak medikal firmalarda veya sağlık hizmeti sağlayıcılarında görev aldıklarını belirten Işın, “Temelde tıbbi teknolojilerin satış, satış sonrası destek, aplikasyon, bakım-onarım, kalibrasyon, teknoloji yönetimi ve danışmanlık hizmetlerini sağlıyorlar” şeklinde konuştu.
Işın açıklamasında son olarak tıbbi teknolojilerin her geçen gün geliştiğini ve daha komplike bir hale geldiğini kaydederek, bu nedenle klinik mühendislik faaliyetlerinde yer alan tüm biyomedikal mühendislerin sürekli olarak etkin bir şekilde eğitilmelerinin gelişen teknolojiyi takip edebilme becerisi kazanmalarının ve iyi bir temel mühendislik eğitimi geçmişine sahip olmalarının önemli olduğunu dile getirdi.