Deprem, farklı boyutlarıyla UKÜ’de ele alındı
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Hukuk Fakültesi ve Mühendislik Fakültesi işbirliğinde “Depreme Hukuki ve Teknik Bakış” başlıklı etkinlik düzenlendi.
UKÜ Çevik Uraz Merkezi, Konferans salonunda gün boyu süren etkinlikte, deprem olgusu multidisipliner bir yaklaşım ile uzmanlar eşliğinde ele alındı.
Etkinlik açılışında söz alan UKÜ Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Tunç, 6 Şubat tarihli depremde 50 binden fazla insanın hayatını kaybettiğini, 107 binden fazla kişinin ise yaralandığını kaydederek, olaydan duyduğu üzüntüyü ifade etti. Depremlerin günümüz teknolojileriyle önlenemeyecek, yer kabuğundaki kırılmaların ortaya çıkardığı yeryüzü sarsılmaları olduğunu anımsatan Tunç, “Deprem olayını önleyebilmemiz mümkün değil. Ancak bilimin ışığında alınacak tedbirlerle doğa olayının afet haline gelmesinin önlememiz mümkün” dedi. Tunç, etkinliğin ortaya çıkan sorumlulukların ve sorunların ele alınması açısından önemli bir fırsat olduğunu dile getirerek, “Bugün teknik branşlı panelistlerimiz sorunları dile getirirken hukukçu arkadaşlarımız da alınması gereken hukuki düzenlemelere ilişkin yapılanmaları irdeleyecekler” şeklinde konuştu.
UKÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serkan Abbasoğlu ise konuşmasında söz konusu depremin KKTC’nin yaşadığı en vahim süreçlerden biri olduğunu söyleyerek, “Gerek adamızda gerekse Türkiye’de acı kayıplarımız oldu. Ada özelinde kayıplarımızın birçoğunun çocuk olması bizleri daha da derinden etkiledi. Bu vesile ile, bir kez daha başta ‘Şampiyon Meleklerimiz’ olmak üzere tüm kayıplarımıza Allah’tan rahmet, sevenlerine de sabır ve başsağlığı diliyorum” ifadesini kullandı. Herkesin bu depremlerden gerekli dersleri çıkarması gerektiğini söyleyen Abbasoğlu, “Bu bir doğa felaketidir. Ancak tekrardan görüldü ki, öldüren, doğal olmayan sebeplerdir” dedi. Abbasoğlu, binaların bu noktada çok önemli olduğunu kaydederek, “Önleyemeyeceğiniz noktalarda var. Özellikle zeminle olan kısımları bugün anlatacağız. Ancak alınacak tedbir ve hızlı müdahale ile kayıpları azaltmanın mümkün olduğu net şekilde anlaşılmıştır. Bilançoya bakıldığında, deprem bölgesinde 390 bin binanın yıkıldığı veya yıkılmak üzere olduğu yönünde bilgiler alınmaktadır” şeklindeki görüşünü paylaştı. Bu binaların ortalama değerlerine baktıklarını ve sadece binalarla ilgili 30 milyar dolarlık bir rakamla karşılaştıklarını belirten Abbasoğlu, “Bina güçlendirme maliyetinin yaklaşık olarak 6 milyar dolar olduğunu hesapladık. Yani 6 milyar dolarlık yatırım yaparak, bu felaketin çok daha az hasarla karşımıza çıkmasını sağlamak mümkün olabilirdi” dedi. Abbasoğlu, üniversitenin görevlerinden birinin de topluma hizmet olduğuna vurgu yaparak, bugünkü etkinliğin de bu felsefe ile organize edildiğini ve esas amacın, süreci sıcak tutmak ve alınacak önlemlere katkı sağlamak olduğunu ifade etti.
Açılış konuşmaları sonrasında sunumlara geçilen etkinlikte ilk oturumda, “Yapı Denetimi”, ikinci oturumda “Yapı Maliki ve Müteahhidin Cezai ve Hukuki Sorumluluğu” ve son oturumda ise “Deprem ile ilgili Hukuki Değerlendirmeler” başlıklı konular irdelendi.