Genel

Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet, küresel bir insan hakları sorunudur

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Kadın ve Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Merkezi (UKAMER) Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mihrican Aylanç 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin dünyadaki en yaygın, kalıcı ve yıkıcı insan hakları ihlallerinden biri olduğunu ve cezasızlık, sessizlik, damgalanma ve utanç nedeniyle büyük ölçüde artarak devam ettiğini belirtti.

Aylanç, küresel salgının sosyal ve ekonomik olarak kadın ve kız çocuklarını orantısız bir şekilde daha da yoksulluğa ittiğini aktararak, artan şiddet riski nedeniyle tüm toplumlarda acil eylem planlarının kaçınılmaz olduğunu kaydetti.

Ülkemizde geçtiğimiz Nisan ayında kamuoyunun bilgisine sunulan “Ev İçi Şiddeti Önleme ve Ev İçi Şiddet Gören Kişilerin Korunmasına İlişkin Yasa Önerisi” hakkında da konuşan Aylanç, söz konusu yasanın şiddetle mücadelede atılmış önemli bir eylem planı olduğunu dile getirdi.

Aylanç, “Bu önerinin ülkemizde şiddet gören kişilere verilecek destek ve hizmetlerin toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı, adil ve etkili bir usulle düzenlenmesi için tasarlanmış acil önlemlerden biri olduğunu söyleyebilirim” ifadesini kullandı.

Toplumumuzda ve dünyanın her yerinde şiddete uğrayan kadınların ve kız çocuklarının seslerinin yanı sıra deneyimlerinin duyulmasının önemine işaret eden Aylanç, “Kadınların ve kız çocukların güvenlik ihtiyaçlarının dikkate alınması gerekiyor” dedi.

Aylanç, kadına yönelik şiddetle mücadelede kadınların liderliğinin önemine dikkat çekerek, erkekleri de mücadeleye dâhil etmemiz gerektiği hatırlatmasında bulundu.

Sağlık, sosyal ve adalet destek müdahalelerinin yalnızca kadına yönelik şiddet meydana geldiği zaman gündeme gelmemesi gerektiğini kaydeden Aylanç, “Sosyal normları ve cinsiyetler arası güç dengesizliklerini ele almak da dâhil olmak üzere uygulamalar, öncelikli olarak şiddeti önlemeye yönelik olmalıdır” şeklinde konuştu.

Aylanç, kadına yönelik şiddetin suç olduğunun altını çizerek, “Polis ve yargı sistemlerinin failler için hesap verebilirliği artırması ve cezasızlığa son vermesi suçu önleyici adımlar arasındadır” dedi.

Toplumsal olarak sürdürülebilir kalkınma, eşitlik ve huzur hedeflerinin kimseyi geride bırakmadan yapılmasının önemli olduğunu vurgulayan Aylanç, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddete son verilmesini desteklemek gerektiğini söyledi.