Sonbaharla birlikte viral enfeksiyonlar artışta
Hastalıkların kontrolünde maske tek başına çözüm değil
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Tuğçe Çay maskelerin özellikle de solunum yoluyla bulaşan hastalıklara karşı korumada etkili bir yöntem olduğunu, hastalık semptomu gösteren veya henüz semptomları göstermese bile virüse sahip olan kişilerin hastalığı diğerlerine yaymasını engellediğini belirterek, “Ancak bir maskenin etkili olması kullanılan maskenin türüne, bu maskelerin doğru takılıp takılmadığına, hijyeninin yapılıp yapılmadığına bağlıdır” dedi.
Virüslerin son derece küçük varlıklar olduğunu anımsatan Çay, “Örneğin SARS-CoV-2 virüsü, 60-140 nanometre büyüklüğündedir. Bu nedenle çok üst düzey maskeler kullanılmadığı sürece, bu virüslerden korunmak son derece zordur” şeklinde konuştu.
Yrd. Doç. Dr. Çay, Sonbaharın gelmesi ve Covid-19 tedbirlerinin azalmasıyla birlikte aynı yollarla bulaşan diğer viral solunum yolu infeksiyonlarında artış yaşanabileceğini, düzgün kullanılmayan maskelerin bireyi korumak yerine ciddi bir patojen yuvası haline gelebildiğine dikkat çekerek, “Bu durumda maske hem kişiyi hem de yakınlarını hasta edebilir” bilgisini paylaştı.
Tek veya birkaç virüsün kişiye bulaşması durumunda virüsün hastalığa sebep olması için yeterli olmadığını açıklayan Çay, “Bazı araştırmalar tek bir virüsün bile hastalığın bulaşması için yeterli olduğuna yönelik veriler sunsa da, çoğu zaman hasta olmak için binlerce virüsün size ulaşması gerekmektedir” ifadesini kullandı.
Yrd. Doç. Dr. Çay, maske kullanımının farklı amaçları da olduğunu söyleyerek, “Virüslerin kendisini değil ama taşındıkları partikülleri özellikle de hapşırma ve öksürme sırasında fışkıran tükürük ve mukus damlacıklarını engelliyorlar. Bu konuya yönelik çalışmalar, maske kullanımının %80'lere varan oranlarda koruyucu olabildiğini göstermektedir” dedi.
Öte yandan uzun süreli maske kullanmanın yan etkileri bulunduğunu da işaret eden Çay, uzun süre maske takıldığı zaman burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı, ağız çevresinde terleme, nefes darlığı gibi yan etkiler oluşabileceğini kaydetti.
Çay, bu nedenle maskelerin sık sık değiştirilmesi ya da uygun durumlarda maskesiz bir şekilde nefes egzersizi yapılmasının önemli olduğunu aktararak, standartlara uygun maske kullanımının ise maskenin zararlarını ve yan etkilerini azalttığını söyledi.
Tüm bu açılardan bakılması durumunda maske kullanımının zarardan çok fayda sağladığını anımsatan Çay, “Ancak viral enfeksiyonları önlemek açısından tek başına yeterli olmasa da, bulaşma vakalarının önlenmesinde veya yayılmasının yavaşlatılmasında etkili olduğu söylenebilir” şeklinde konuştu.