UKÜ’de Ev İçi Şiddetle Mücadele Konferansı Gerçekleşti
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Kadın ve Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Merkezi (UKAMER) ile Kadından Yaşama Destek Derneği (KAYAD) ile UKÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi işbirliğinde “Ev İçi Şiddetle Mücadele” Konferansı gerçekleştirildi.
UKÜ Çevik Uraz Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinlikte, ev içi şiddete maruz kalan kadın ve çocukların sorunları ile çözüm önerileri irdelendi.
Etkinlik, UKÜ Rektörü Prof. Dr. Halil Nadiri, UKAMER Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mihrican Aylanç ve KAYAD Başkanı Meral Akıncı tarafından gerçekleştirilen açılış konuşmaları ile başladı.
Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Feray Gökdoğan’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde KAYAD Başkanı Meral Akıncı, Ombudsman Emine Dizdarlı, Avrupa Kadına Karşı Şiddet Ağı Üyesi Avukat Lara Dimitrijevic ve Araştırmacı Mine Yücel birer sunum gerçekleştirdiler.
Meral Akıncı konuşmasında KAYAD’ın yıllarca insan hakları, çevre, dil eğitimi, kişisel gelişim, iletişim, anne-baba eğitimi ve barış kültürü gibi konularda çalışmalar yaptığını dile getirerek, aynı zamanda istikrarlı bir şekilde kadının toplumdaki yerini güçlendirmek amacıyla çaba verdiklerini de açıkladı. Şiddeti yenebilmek için onun kaynağının görünür kılınması gerektiğine dikkat çeken Akıncı, “Hedefimizde toplumsal dönüşüm vardır ve bunun sağlamaya başladığımıza da gönülden inanıyorum” dedi.
Panelde konuşan Ombudsman Emine Dizdarlı kendisinin bir hukukçu olduğunu hatırlatarak, Kuzey Kıbrıs’ta şiddetle ilgili yasal mevzuat bulunduğunu ancak bu mevzuata rağmen olmak istenilen yerde olunamadığının sorgulanması gerektiğini kaydetti. Kuzey Kıbrıs’ta sadece kadın olmaları nedeni ile cinsiyete dayalı ayrımcılığa uğrayan, şiddete maruz kalan kadın sayısının küçümsenemeyecek kadar fazla olduğunun altını çizen Dizdarlı, bu sayının gittikçe arttığını da kaydetti. Emine Dizdarlı konuşmasında, bu kadar güçlü yasal düzenlemelere rağmen kadına yönelik şiddetin önlenememesinin temel hak ve özgürlüklerin ihlal edilmesinin nedenlerinin sorgulanması gerektiğine de inanç belirtti.
Avukat Lara Dimitrijevic ise konuşmasında mülteci kamplarında çalıştığını belirterek, kadın haklarının aslında insan hakları olması gerektiğini kaydetti. Birçok kadının hukuk sistemi içerisinde haklarını arayacak imkânları bulunmadığına dikkat çeken Dimitrijeviç, Adalet sisteminin de kadınlara yönelik adaletsiz bir yaklaşımı olduğunu ifade etti.
Panelde en son konuşan Araştırmacı Mine Yücel ise Kuzey Kıbrıs’ta kadına yönelik gerçekleştirdikleri araştırmalar hakkında bilgi vererek, kadına yönelik şiddeti konuşurken çocuğa yönelik şiddetin de konuşulması gerektiğini kaydetti.